Saatler tarihi konusunda kaynaklarda çeşitli bilgiler mevcut, bu yazıda saatin tarihinden ziyade estetiğinden, oda içindeki konumundan ve son olarak işlevinden bahsedeceğiz;
Çevremize bakındığımızda böylesi hızlı akan bir hayatın düzene girebilmesi için neredeyse ihtiyaç haline gelmiş, elimizle tutamadığımız saat kavramı sürekli bir yerlere yetişme zorunluluğumuzun olduğu insan ömrünün en dinamik çağlarında Hızır misali yardımına koşabiliyor. İşin derinine inilmediği takdirde tabii olarak sıradan bir ev eşyası veya aksesuar olarak tanımlanıyor. Maksadımızın derin düşünmek olduğunu varsayarsak bunca aydın insanın, saatten nice metaforlar ürettiği kimi yazarlara esin verdiği tezini doğruluyor. Gelin saatin türlerine kabaca göz atalım;
Güneş saatleri
Güneş saatleri insanlığın yüzyıllar boyunca zamanı ölçmek için kullandığı bir saat çeşidi. Özel olarak hazırlanmış bir milin gölgesinin, bir mermer veya taş zemin üzerindeki hareketine göre zamanın ölçülmesine yardım eder. Bu hareket de Güneş’in görünen hareketine göre gerçekleşir.
Su saatleri
Su saatleri de neredeyse Güneş saatleri kadar eskidir. Tek çanaktan oluşan su saatlerinde çanağın içi su doludur ve altında bir delik vardır. Çanaktan dışarı su boşaldıkça çanağın içindeki işaretler ne kadar zaman geçtiğini gösterir.